Sermaye piyasalarında 33 yıllık deneyimi ile hizmet veren Türkiye’nin köklü aracı kurumlarından İnfo Yatırım, 2024 Finans Araştırma Raporu’nu açıkladı. Pek çok belirsizliğin olduğu 2023 yılının da değerlendirildiği raporda geçen yıl için sadece yurt içi değil, yurt dışı taraftaki belirsizlik ortamının fiyatlamalarda belirleyici olduğuna dikkat çekildi. Raporda, Borsa İstanbul’da 2023 yılında en çok kazandıran ve kaybettiren sektörler ile 2024 beklentileri de açıklandı. 2023’te borsada yatırımcısını en çok sevindiren sektör 14 Aralık itibariyle yüzde 145,39 ile sigortacılık olurken, KOBİ sanayi yüzde 125,47, spor hisseleri yüzde 118,89, taş ve toprak ise yüzde 107,05 ile yüzde yüzün üzerinde getiri sağladı.
Yurt içinde 11 ili doğrudan, tüm Türkiye’yi dolaylı olarak derinden etkileyen 6 Şubat Kahramanmaraş depremi, yılın ikinci çeyreğindeki seçim süreci, devam eden Ukrayna-Rusya savaşı ve yılın son aylarında başlayan Ortadoğu’daki çatışmalara ilişkin gelişmeler, belirsizlik ortamındaki ana etmenler olarak 2023 yılında ön plana çıktı. Genel seçimlerin ardından yeni ekonomi yönetiminin rasyonalite çerçevesi içinde attığı adımla, genele yayılan güveni artırdı. Yeni ekonomi yönetiminin ziyaretleri ve attıkları adımlar ile yeniden yabancı yatırımcıya pozitif anlamda dokunulurken, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları da Türkiye’nin not görünümlerini yukarı revize etti. Rapora göre yerel seçimlerin etkilerinin genel seçim kadar fazla olmayacağı düşünülüyor. Reel getirideki pozitiflik beklentisi ve risksiz getirilerin enflasyona yaklaşması ile hisse ve sektörler ön plana çıkacak. İhracat odaklı, döviz gelirleri olan ve kurdaki yükselişi satışlarına yansıtan şirketlerin ön plana çıkması söz konusu olabilecek. Belirsizliklere bağlı baskılar olsa da 2024 yılında hisse ve sektör bazlı olarak BİST’in yatırımcılar açısından ön planda olması bekleniyor. 2024 yılında Borsa İstanbul’da öne çıkacak sektörler ise Bankacılık, Sigortacılık, Ulaştırma, Taş Toprak, Gıda Perakende ve Giyim Perakende olacağı ön görülüyor.
Raporda, Eylül 2023’te açıklanan OVP’de (Orta Vadeli Program) 3 yıllık kalkınma planının piyasa beklentileri ile paralel olması, 2024 yılında beklenen enflasyonun %36 olması ve politika faizinin %40 olması ile reel getirideki pozitifliğin yabancı yatırımcının ilgisini arttırabileceğine dikkat çekiliyor. Yabancı yatırımcısı ilgisini artırması muhtemel faktörlerin, yerel seçim sürecinin ardından enflasyondaki geri çekilme beklentisi ve ekonomi yönetiminde atılan adımlarla birlikte bankacılık sektörü lokomotifliğinin olması bekleniyor. İnfo Yatırım Araştırma Ekibinin görüşü, piyasadan önce yabancı yatırımcıların borçlanma araçları ile yurt içine gelebileceği yönünde. Hazine tarafından geçen hafta yapılan 10 yıllık tahvil ihalesine olan ilginin de bu görüşü güçlendirdiği kanaati öne çıkıyor.
İnfo Yatırım Araştırma Ekibine göre 2024 yılı içerisinde makroekonomik açıdan ekonomi yönetiminin kararlarının ve atılan adımların rakamlara yansıması bekleniyor. Bunun da 2024’te reel getirilerin pozitife dönmesi beklentilerini artırabileceği belirtildi. Özellikle ileriye dönük projeksiyonlar için açıklanan rakamların beklentilere paralel olması piyasalar açısından pozitif değerlendirilirken, 2024 yılında yurt içi dinamiklerdeki beklentilere paralel büyüme odaklı stratejilerin daha çok gündeme gelebileceği ifade edildi. Raporda, yurt içinde kur, politika faizi, enflasyon ön planda olarak gözükse de unutulmaması gereken bir konunun da 2024’teki Türkiye’nin ikinci defa uygulayacağı enflasyon muhasebesi olacağı kaydedildi. Diğer taraftan küresel enflasyon seviyelerinde yaşanan düşüş eğiliminin devamı ve küresel resesyonun azalma ihtimali, merkez bankalarının uyguladığı sıkı para politikalarının da bir yıl içinde terse dönme potansiyelini artırıyor. Son bir yılda artan finansman maliyetlerinin 1 yıl ve üzeri vadelerde düşmesi ile olası genişlemeci para politikalarının ise gelişmekte olan ülke ekonomilerini risk iştahındaki artışla beraber destekleyici bir konuma gelme ihtimali de söz konusu. Tüm bu etkenler göz önünde bulundurulduğunda İnfo Yatırım Araştırma Ekibine göre her ne kadar belli başlı bazı kırılganlıklar olsa da büyük resimde, Türkiye adına önümüzdeki sürecin büyük fırsatlar barındırdığı düşünülüyor.